Modern Approaches to the Concept of Ibn Rushd Philosophy Within Context of Rationalism and Enlightenment:
General Material Designation
[Thesis]
First Statement of Responsibility
Sidi, Abdul Auwal
Title Proper by Another Author
A Case Study of Muhammed Abid Al-jabiri
Subsequent Statement of Responsibility
Kutluer, İlhan
.PUBLICATION, DISTRIBUTION, ETC
Name of Publisher, Distributor, etc.
Marmara Universitesi (Turkey)
Date of Publication, Distribution, etc.
2019
PHYSICAL DESCRIPTION
Specific Material Designation and Extent of Item
139
DISSERTATION (THESIS) NOTE
Dissertation or thesis details and type of degree
Master's
Body granting the degree
Marmara Universitesi (Turkey)
Text preceding or following the note
2019
SUMMARY OR ABSTRACT
Text of Note
Muhammed Âbid el-Cabirî'nin İbn Rüşd felsefesini ele alan İslam felsefesi çalışması, günümüz İslam felsefesi araştırmaları ile tarihteki İslam felsefesi arasındaki ilişkinin karmaşık boyutlara sahip olduğunu gösteren bir çalışmadır. Cabirî, epistemolojik iddia taşıyan yapısalcı metodolojisini, genelde İslam felsefesine özelde İbn Rüşd felsefesine uyguladığında epistemolojisini yönlendiren ilişkinin gelenekmodern ilişkisine nüfuz eden akılcılık ve aydınlanma kavramlarıyla kurduğu ilişki olduğu görülmektedir. Üç katmanlı yapısalcı metodoloji olarak ilk yapısalcı çözümlemede İbn Rüşd'ün İslam tarihindeki yerini ve ilmî kişiliğini akılcılık ve aydınlanmanın tarihî varsayımlarıyla belirlemeye çalışır. İkinci katmanında ise İbn Rüşd'ün biyografisine yönelik tarihsel bilgileri tespit ettikten sonra İbn Rüşd'ün mevcut bilimsel sistemlerle ilişkisi üzerine epistemolojik kopma kavramını tasdik etmeye çalışır. Üçüncü katmanında İbn Rüşd felsefesini Mağribî bilinçdışını oluşturan ve epistemolojik kopma noktasını teşkil eden din-felsefe ayrılığına dayandırır. Böylece laik II eğilimli bir İbn Rüşd epistemolojisini kurma niyetini ortaya koyarak oryantalistlerin İbn Rüşdçülüğüne yakınlaşır. Cabirî'nin çağdaş epistemolojiden ödünç aldığı kavramlara yeni mana yüklemesi, onun metodolojik olarak pragmatik tarafını gösterse de bu durum aynı zamanda çağdaş epistemoloji konusundaki birikimi ile İslam felsefesi ve İslamî ilimler konusundaki birikiminin arasındaki uyum problemini gösterir. Dolayısıyla o, iki taraf arasında uyum sağlayabilmek için birinin galip gelmesini tercih ederken epistemolojik kopma kavramına sığınarak ideolojik davranır. Neticede Cabirî'nin İbn Rüşd felsefesi hakkındaki epistemolojik kopma kavramı, bilgi sistemini en fazla zorlayan kavram olmuştur.