İnsanoğlunun geçmişten günümüze temel besin maddesi ekmektir. Ekmeğin ilkel şartlarda yapılmaya başlandığı dönemden modern fırınlarda yapılış sürecine dek uzun bir dönüşüm süreci vardır. Türklerin ilk ana yurdu Orta Asya'dan Anadolu'ya getirdikleri ekmek kültürü ise zaman içinde şekillendi. Her dönemde, toplumun her kesiminde başköşede olan ekmek, konumu itibariyle tarih boyunca önemli bir yere sahip olan İstanbul'da halkın en çok tükettiği ürün oldu. Osmanlı Devleti ve Türkiye Cumhuriyet'i devirlerinde ekmek kültürü devlet kontrolünde kalarak gelişti. Başta İstanbul olmak üzere halkın karnını doyuran ekmeğin buğday üretiminden un haline getirilmesine, unun fırınlara ulaştırılmasından hamur haline getirilip fırınlarda satılmasına kadar tüm süreçte kontrol mekanizmasını elinde tutan devlet, başta temizlik ve fiyat denetimi olmak üzere tüm aşamaları dikkatle takip etti. Cumhuriyet'in ilanı ardından yaşanan sosyo-ekonomik gelişmeler, 1929 Dünya Ekonomik Buhranı, Ziraat Bankası'nın aldığı önlemler, İstanbul'da karşılaşılan hayat pahalılığı gibi durumlar ekmeğin yapımında kullanılan buğdaydan başlayarak hem nakliye konusunda hem de fiyatlar konusunda ekmeği etkileyen durumlar olarak ortaya çıktı. Mustafa Kemal Atatürk döneminde de ekonomi politikaları kontrol altında tutulduğu gibi ekmeğin yapımından halka ulaştırılmasına kadarki süreç de devletin kontrolünde bulundu.