Farabi Ve Paul Tillich'In Din Dilinin Hususiyetine yaklaşımları
[Thesis]
İnal, Zeynep
Acar, Rahim
Marmara Universitesi (Turkey)
2019
137
Master's
Marmara Universitesi (Turkey)
2019
Din dili, varlığın anlamına dair tartışmaların, bilginin imkanından ifadenin imkanına doğru evrildiği 20. yy.'nin en temel problemlerinden birisidir. Dilin metafizik gerçeklikle ilişkisinin incelendiği bu problemin temelinde Tanrı'nın, insan ve onun ürünü olan dil ile arasındaki ontolojik farklılık yer alır. Söz konusu bu farklılık, din dili üzerine yoğunlaşan düşünürleri, Tanrı hakkında anlamlı bir konuşmanın imkanını aramaya yöneltmiştir. Bu minvalde din dilinin anlamlılık ölçütünü arayan düşünürler, epistemolojik bir değere sahip kabul edilebilmesi için teolojik ifadelerin hangi bağlamda anlaşılması gerektiğini araştırmışlardır. Bu çalışma boyunca din dili yaklaşımlarının incelenmeye çalışıldığı Farabi ve Paul Tillich, din dilinin sembolik olarak anlaşıldığı zaman anlamlı olacağı kanaatini taşımaktadır. Zamansal önceliği ile itibariyle her ne kadar bizzat din dili ile ilgilenmemiş olsa da Farabi, dinin, tümelleri nazari felsefede yer alan temsil ve taklitlerden ibaret olduğunu dolayısıyla ona göre hakiki anlamdaki felsefi dile nazaran din dili sembolik olarak anlaşılması gerektiğini belirtmiştir. Aksi takdirde özde aynı hakikate sahip olan felsefe ve din arasında çatışma çıkacaktır. Farabi ile aynı gerekçelere sahip olmasa da yaklaşımına ayrıntısıyla yer verilen Tillich de din dilinin sembolik olarak anlaşılması gerektiğini belirtmektedir. Zira ona göre hakiki anlamdaki dille Tanrı hakkında anlamlı bir konuşmanın imkanından bahsedilemez. Tanrı hakkında hakiki bir dil kullanmak, diğerlerinin yanında bir varlık olarak olmayan Tanrı'yı sınırlılık kategorilerine dahil eder. Dolayısıyla Tanrı hakkında herhangi bir sınırlandırma ima etmeyen sembollerle konuşulmalıdır. Her ne kadar hem Farabi hem de Tillich, din dilinde aynı yaklaşımı savunmuş olsalar da bu iki filozofun sembolik dil yaklaşımlarında belirgin bir farklılık bulunmaktadır. Nitekim ilgili eserleri incelendiğinde bu iki filozofun, sembolik dil için gösterdikleri epistemolojik gerekçeler, kaynaklar, yorumlamalar ve daha önemlisi sembolik dilden anladıkları şey birbirinden belli ölçüde farklılaşmaktadır. Dolayısıyla din dili yaklaşımlarına ayrılan bu çalışmada Farabi ve Tillich arasında söz konusu noktalardaki farklılıklar ele alınacak, bunun yanı sıra yaklaşımlarının teori-pratik ilişkisi bağlamında ne kadar tutarlı olduğu tespit edilerek felsefi değeri teslim edilmeye çalışılacaktır.