İslam'dan önce Arap yarımadasına bir devlet yoktu, hakim olan sosyal yapı kabilecilikti. Hz. Peygamber'den sonra Medine'de onun otoritesinin etrafında bir devlet oluştu ve kısa bir sürede bütün Arap yarımadasını içine aldı. Hz. Ebubekir döneminde isyan hareketiyle merkezi otoriteden ayrılmak istemişlerse, Hz. Ebubekir'in kararlı mücadelesiyle tekrar tek bir çatı altında bir araya gelmişlerdir. Hz. Ömer döneminde ise fethedilen yerler ile farklı din, dil ve kültürden insanlar İslam toplumu bünyesine dahil olmuşlardır. Bunun sonucu olarak da Hz. Ömer, yeni kurumlar oluşturmuştur. Tezimiz üç bölümden oluşmaktadır. Birinci bölümde İslamiyet'ten önceki Arap yarımadası ve toplumu, Hz. Peygamber'in Mekke ve Medine Dönemleri, Dinde kurumsallaşma İhtiyaçları anlatılmaktadır. İkinci bölümde Hz. Ebubekir dönemi kurumsallaşma faaliyetleri, halifelik seçiminde yaşanan problemler ve isyan hareketlerinin bastırılmasındaki rolü yer almaktadır. Üçüncü bölümde ise Hz. Ömer dönemi karşılaşılan problemler ve çözümleri, fetih hareketleri ve oluşturulan yeni kurumlar yer almaktadır.